Deli Jack | Sıradışı Bir Asker (Mad Jack)

2. Dünya Savaşı esnasında birçok cephede görev alan, bu süre zarfı içerisinde yanında her daim kılıcıyla hareket eden Jack Churchill, İngilizler tarafından çok konuşulan bir askerdir.

Günümüzde Sri Lanka olarak bilinip o dönem İngiliz kolonisi olan Britanya Seylanı’nda, 1906’da doğan Churchill, bir süre mühendis olan babasının yanında kaldıysa da annesi ve kardeşleriyle Londra’ya dönmüş ve gençlik yıllarını Londra’da geçirmiştir. Genç yaşlarında bayındırlık faaliyetleriyle ilgilenen Churchill’in bir kardeşi de Kraliyet Donanması’nda görev yapıyordu.

Londra’dan sonra eğitim hayatının önemli bir kısmını Man Adası’nda geçirdi. Burada yer alan King’s William College’ta eğitim gördü. Buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Sandhurst Kraliyet Akademisi’ne yazıldı ve buradan 1926 yılında mezun oldu. İlk askeri görev yeri olan Burma (Myanmar)’da askeri becerilerini geliştirdi ve ordudaki motorlarla ilgilendi. 1936’da ordudan ayrılan Churchill, bir süre Nairobi’de gazete editörlüğü ve modellik yaptı. Çeşitli filmlerde küçük roller üstlendi ve ülkesini 1939’da gerçekleşen Dünya Okçuluk Şampiyonası’nda temsil etti.

Jack Churchill, Dünya Okçuluk Şampiyonası’nda.

2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte ordudaki görevine geri döndü. Manchester Alayı’nın bir mensubu olarak İngiltere Yurtdışı Sefer Kuvveti bünyesine girdi. Almanların Fransa’yı işgal etmesi üzerine Fransa’ya gitti ve Almanlarla çarpıştı. Bu çarpışmalar esnasında okçuluk meziyetlerini de göstermiş, silah arkadaşları tarafından birçok kez düşman üstüne elinde kılıçla gittiği ve cephe arkasında saatlerce gayda çaldığı rivayet edilmiştir. Kraliyet Donanması’nda görev alan kardeşi Robert Churchill, 1942’de bir saldırı anında ölmüştür.

Fransa macerasından sonra 27 Aralık 1941’de Norveç’e sevk edilen Churchill, komando olarak çeşitli baskınlara katıldı. Buradaki hizmetlerinden ötürü Askeri Haç Nişanı ile ödüllendirdi. Temmuz 1943’te Sicilya’nın Catania kentinde görev aldı. Burada Alman gözlem noktalarının ele geçirilmesinde önemli rol oynadı. Yine asker arkadaşlarının anlattıklarına göre Churchill bir operasyon esnasında kılıcını düşürmüş, garnizona geri döndükten sonra kaybettiğini fark etmiş ve geri almak için tek başına motoruyla kilometrelerce yol gidip kılıcını almıştır. Yolda Amerikan birliklerine rastlamış, birliktekilerin uyarılarına rağmen yoluna devam etmiştir. İtalya’daki görevinden ötürü Birleşik Krallık Üstün Hizmet Nişanı kendisine takdim edilmiştir.

İtalya macerasının ardından Yugoslavya’daki çarpışmalara katıldı. 1944’te Josip Broz Tito’nun partizanlarıyla işbirliği yaparak Alman hakimiyetinde olan Brac Adası’na gerçekleştirilen operasyonu yönetti. Bu operasyon esnasında 1.500 partizan ve 43 komandoya komuta etti.  Almanların sert direnişiyle karşılaşan Churchill, operasyon esnasında birçok askerini kaybetti ve atılan bir el bombası neticesinde bayıldı. Almanlara esir düştü, soyadından ötürü Winston Churchill ile akrabalık bağı olabileceği düşünüldü ve sorgulanmak üzere Berlin’e götürüldü.  Berlin’deki sorgusunun bitmesinin ardından Sachsenhausen Toplama Kampı’na nakledildi. Diğer İngiliz esirler ile birçok kez kamptan kaçmaya çalıştıysa da başarılı olamadı. Savaşın gidişatından dolayı SS tarafından Avusturya’nın batısında yer alan Tirol’e sevk edildi. Tirol’deki SS birliklerinin esirleri arkalarında bırakarak kenti terk etmelerinden sonra Müttefik birliği bulabilmek amacıyla yaklaşık 150 kilometre yürümüş, sonunda İtalya’nın Verona kentinde Amerika zırhlı birliği ile karşılaşmıştır.

Esaret altında yaşamasından dolayı kendisine ordu tarafından istirahat önerildiyse de gönüllü olarak tekrardan Burma’ya gitmek için yola koyuldu. Hindistan’dayken ABD tarafından Hiroşima ve Nagazaki şehirlerine atom bombası atıldı ve Japonya savaştan çekilmek zorunda kaldı. Bu olay üzerine Churchill’in şu sözleri sarf ettiği bilinmektedir: “O lanet Yankiler olmasa savaşı 10 yıl daha devam ettirebilirdik!” Savaşın erken bitmesinin üzüntüsünü daha sonrasında anılarında da yazmıştır.

Savaştan sonra paraşütçü olarak Filistin’de görev yaptı. Bu görevi esnasında Hadassah Katliamı olarak bilinen olaya şahit oldu. Bir sağlık konvoyuna saldıran Arap kuvvetlerine karşı çatıştı ve Yahudi paramiliter örgütü olan Haganah’tan destek istedi. Beklenilen destek gelmeyince konvoyda yer alan 79 kişinin 77’si hayatını kaybetti. Bu olayda az adamıyla canı pahasına konvoyu korumaya çalıştığı için Kudüs İbrani Üniversitesi’nin yer aldığı caddeye “Churchill Caddesi” ismi verilmiştir.

1952’de hem yönetmenliğini yaptığı hem de başrolünü üstlendiği bir film çekti. Bir süre Avustralya’da yaşadı ve sörf eğitmenliği yaptı. Yeni sörf tahtaları tasarladı, tasarımlarını İngiltere’ye götürdü ve büyük yankı uyandırdı. 1959’da ordudan emekli oldu. Emeklilik yıllarında model savaş gemileri ile ilgilendi. Hayatının her döneminde farklı bir deneyim barındıran ve sayısız başarının sahibi olan Jack Churchill, 8 Mart 1996’da Surrey kentinde öldü. Yakınlarının aktardığı bilgilere göre, hayatının son demlerine kadar cüretkar karakterini muhafaza etmiş ve hep dinç kalmaya özen göstermiştir.

Jack Churchill’in anısına ithafen yapılan model.

Anısına, Mart 2014’de Norveç Kraliyet Keşifçiler Kulübü onu dünya üzerinde yaşamış en iyi keşif ve maceracılardan biri olarak gösterdiği bir kitap yayımlamıştır.

Kaynaklar

Content Protection by DMCA.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir