MP 40 | Gelişim Süreci

Sevgili Muharebe Tarihi okuyucuları bu yazımda sizinle MP-40’ın gelişim sürecini paylaşmak istiyorum.

MP-40 Makineli Tabanca

Hepimizin gerek filmlerden gerek oyunlardan aşina olduğumuz Nazi Almanyası’nda üretilen bir silah, MP-40. Öncelikle MP-40’ın gelişimini anlamak için önceki versiyonlarını az çok bilmek lazım. MP-18’e kadar inmeye gerek olduğunu düşünmüyorum, bizler Mp-38’den başlarsak en azından hafif makineli tabancaların ne amaçla, hangi mahallerde kullandığı, avantaj ve dezavantajlarının neler olduğunu az çok öğrenmiş olacağız.

“Hafif Makineli Tabanca” ne demektir ?

Genellikle tabanca mermisi kullanan bu silahların kullanım amacı; kolluk kuvvetlerinin meskun mahallerde veyahut yakın mesafeli çatışmalarda ateş gücünü arttırmaktır. Bu silahlar kısa mesafede piyade tüfeklerinin aksine daha kompakt ve stabil bir atış gerçekleştirir. Amaçları aslında gayet basittir aynı noktaya kısa sürede isabetli bir sürü atış yapmaktır. Hafif makineli silahların ortaya çıkışı 1. Dünya Savaşına kadar dayanır. İlk örneği MP-18’dir(9x19mm).

Tarihte kullanılan ilk hafif makineli silah, MP 18.

Gelelim bu silahların avantajlarına;

  • Piyade tüfeklerine göre kısa mesafede daha stabil ve daha fazla atış gerçekleştirir.
  • Üretimleri maliyetli değildir.
  • Boyutları ufak olduğu için taşınabilirliği yüksektir.
  • Sivil halkın yaşadığı yerlerde icra edilen operasyonlarda tercih edilen bir türdür çünkü öldürücülüğü düşük, zarar verme olasılığı piyade tüfeğine göre çok azdır.

Dezavantajları;

  • Penetrasyon güçleri düşüktür. Bunun sebebi kullandıkları mühimmat çaplarının ufak olmasıdır.
  • Ufak mermi çapından dolayı öldürücülüğü düşük olan silahlardır.
  • Uzun mesafe ve açık alanlarda etkisizlerdir.

MP-38

Heereswaffenamt (Alman Silahlanma Bakanlığı) tarafından 1937 ve 1938 yıllarında Alman ordusunun ihtiyacını karşılaması için Erma firmasına ürettirilen bir silahtır. Piyade birliklerinin aksine tank mürettebatları, zırhlı araç personelleri ve paraşütçü komandolar için üretilmiş bir silahtır. Bunun sebebi daha kompakt, hafif olmasıdır.

MP-38’den önce Erma firması MP-36 adlı prototip ortaya çıkarmıştı zaten. Peki, MP-38’in MP-36’dan ne farkı vardı ?

Şarjörlerdeki mermi besleme sorunu giderilmiş, silah hafifletilmiş, daha kompakt bir hale getirilmiştir. Özellikle şarjör problemi çözüldüğü zaman MP-38 bir anda seri üretime geçebilecek bir silah haline gelmiştir. Silah sadece 2 yıl üretilmiştir 1938-1940(Ortaları). Çünkü Almanya artık daha ucuza aynı özellikleri taşıyan bir silah geliştirmiştir.

MP 38

MP-40

İç aksamı MP-38 ile çok fazla benzerlik gösteriyordu. Zaten iç aksamı değiştirmeye gerek yoktu çünkü Alman ordusunun ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılıyordu ve gayet kolay bir şekilde üretilip askerin hizmetine sunuluyordu. Almanlar bu silahın rakibi olarak PPSH-41 adlı Sovyet üretimi olan hafif makineli silahı görüyordu. Çünkü atış gücü MP-40’tan bir hayli fazla olan bu silah aynı zamanda 71 tane mermi taşıyabilen bir tambura sahip idi. Mp-40 sadece 32 mermi taşıyabiliyordu tek şarjöründe. Almanlar savaşın ilerleyen zamanlarında Mp-40 II adlı bir prototip ürettiler. Bu prototipin tek farkı Dual-Magazine, yani yan yana iki tane şarjör taşıyabilmesi idi. Şarjör değişim süresini azaltarak Doğu cephesindeki rakibini alt üst etmeyi amaçlamıştı fakat bu proje Almanlar için büyük bir hüsran oldu çünkü yan yana iki tane şarjör silahın üstünde ağırlık yaptığı için stabilizasyonu dikey ekseninde bozduğu ve en can alıcı problemi, şarjörden kaynaklı tutukluk problemleri yüzünden silahın kullanışsız kalmasına sebebiyet vermiştir. Fakat Mp-40 Doğu cephesinde yine de rakibi olan PPSH’ye üstünlük sağlayabiliyordu.

Bunu nasıl yaptı?

Mp-40 kullandığı mermi çapından dolayı gayet stabil atışlar gerçekleştirebiliyordu tam otomatik atışta. Fakat Sovyet üretimi olan PPSH-41 71 mermiyi tam otomatik atışta 4-5 metre çapında dağıtarak ateş edebiliyordu çünkü silah kontrolden çıkıyordu fazla atış hızı ve mermi çapından dolayı. MP-38 ve MP-40 geri tepmeli ve open bolt bir atış sistemine sahipti.

Maschinenpistole 40

Silah tam otomatik ve tekli atış imkanı sunuyor. Kısa tetik kullanan bu silah personelin tam otomatik modda bile rahatça tekli atış yapma imkanı sunuyordu çünkü kısa tetikteki tepki mesafesi çok azdı, dokunup bırakmayla bir tane atış gerçekleştirilebiliyordu. Aynı zamanda bu silah iç içe geçmiş teleskopik geri tepmeli bir yay kullanıyordu bu da silahın pnömatik bir şekilde çalışmasına olanak verip aşırı ısınma sorunlarının önüne geçilmesini sağlıyordu. Fakat bu sistem aynı zamanda silahın atış hızını azaltıyordu. Ayrıca bu silahın bolt tutacağı silahla entegreli idi. Bu durum silahın kompakt özelliğini bir nebze de olsa azaltıyordu. Bu yüzden, ilerleyen üretim zamanlarında bolt tutacağı ayrı bir şekilde silaha konumlandırılmıştır. Böylece bolt tutacağı ateşlendikten sonra güvenli bir şekilde içeri doğru hareketini yaparak mekanizmanın mermiyi namluya sürmesini kolaylaştırıyordu.

Birkaç ekleme daha yapayım, bu silahın dipçiği kompakt olması için seyyar olarak tasarlanmıştır fakat bu durum silahın dipçiğinin savaş ortamında dayanıksız olduğu için zarar görmesine sebebiyet veriyordu. Dipçiğinin tasarımından dolayı bire bir yani ”hand to hand combat” gibi durumlarda da kullanışsız olmasını sağlıyordu. Aynı zamanda şarjör tasarımı bu silahın en zayıf noktalarından biridir. Doldurması zordu ve şarjör yayının içeride zamanla yanlış konumlanmasından dolayı şarjörün mermiyi namluya süremediği zamanlar da oluyor, bu da büyük sıkıntılara yol açıyordu.

MP 40, Doğu Cephesinde. (Ocak / 1944)
Content Protection by DMCA.com

1 Reply to “MP 40 | Gelişim Süreci”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir